Anksiyeteden Kurtulmanın Yolları

Anksiyete, günümüzün en yaygın psikolojik problemlerinden biridir. Fakat endişelenmeyin, çünkü anksiyete ile başa çıkmanın birçok yolu mevcuttur. Anksiyeteden kurtulmanın yolları hakkında bilgi sahibi olmak, stresle mücadele etmek ve hayatınızı daha iyi yaşamak için size yardımcı olabilir.

İlk adım, anksiyetenin kökenini ve belirtilerini tanımaktır. Anksiyete, yoğun korku veya endişe hissiyle karakterize edilen bir duygudur. Başlıca belirtileri arasında kalp çarpıntısı, titreme, nefes alma zorluğu, terleme, mide bulantısı ve baş ağrısı sayılabilir. Eğer bu belirtilerden herhangi birini yaşarsanız, panik yapmayın. Bu korku hissi geçicidir ve başarılı bir şekilde yönetilebilir.

Derin nefes almak, anksiyete ile başa çıkmak için en basit ve etkili yollardan biridir. Derin bir nefes alın ve yavaşça verin. Bu işlemi birkaç kez tekrarlayın ve gevşeyin. Aynı zamanda, düzenli olarak egzersiz yapmak ve sağlıklı bir diyet uygulamak, anksiyete belirtilerini azaltabilir. Günlük rutininize meditasyon veya yoga gibi aktiviteler ekleyin, bu size gevşeme ve enerji verecektir.

İlaç tedavisi veya terapi, anksiyete ile mücadele etmek için diğer seçenekler arasındadır. Psikofarmakoloji ilaçları, panik atakları ve diğer hastalıkların tedavisinde yardımcı olabilir. Terapi, bir danışman veya terapistin yardımıyla anksiyete bozukluğunun tedavisinde büyük bir rol oynar. Bu tedaviler, anksiyetenin nedenlerini anlama, belirtileri kontrol altına alma ve kötü alışkanlıkları değiştirme fırsatı verir.

Kendinizi iyi hissedemiyor veya aşırı endişe duyuyorsanız, profesyonel yardım almanız önerilir. Anksiyete tedavisi için psikologlar ve psikiyatristler arasından seçim yapabilirsiniz. Ayrıca, hipnoterapi ve nörolinguistik programlama gibi alternatif terapi yöntemlerini de deneyebilirsiniz.

Son olarak, kendinize iyi bakım yapın ve stresi yönetmeyi öğrenin. Doğru beslenin, uygun şekilde dinlenin ve gevşeme egzersizleri yapın. Stresinizi azaltmak için yapabileceğiniz bazı şeyler arasında yürüyüş yapmak, hobi edinmek ve sağlıklı bir sosyal çevre edinmek vardır. Kendinizi destekleyin ve hayatınızı daha mutlu ve dengeli hale getirin.

Anksiyete Nedir?

Anksiyete, kişinin günlük yaşamda karşılaştığı farklı durumlarla başa çıkarken yaşadığı yoğun stres ve endişe duygusu olarak tanımlanabilir. Herkesin hayatında zaman zaman karşılaşabileceği bu durum, bazı kişilerde kronikleşerek daha ciddi problemlere neden olabilmektedir.

Anksiyetenin belirtileri kişiden kişiye değişiklik gösterebilmekle birlikte, en sık görülen belirtiler arasında kalp çarpıntısı, terleme, titreme, huzursuzluk, konsantrasyon güçlüğü, mide bulantısı, uykusuzluk ve yorgunluk yer almaktadır. Kronik anksiyete durumunda ise bu belirtiler sürekli bir şekilde devam eder ve bireyin günlük yaşamını olumsuz etkiler.

Bununla birlikte, anksiyete sadece psikolojik bir rahatsızlık olarak değil, fiziksel bir rahatsızlık olarak da ortaya çıkabilir. Örneğin, kalp rahatsızlıkları, tiroid problemleri, TSSB gibi bazı sağlık problemleri de anksiyete belirtilerine neden olabilir. Bu nedenle, anksiyete belirtilerinin mutlaka bir uzman tarafından değerlendirilmesi gerekmektedir.

Anksiyete Neden Olur?

Anksiyete birçok farklı faktörden kaynaklanabilir. Genellikle çevresel faktörler, yaşam olayları ve stres, genetik faktörler ve kişinin psikolojik sağlık durumu gibi etkenler anksiyete oluşumunda rol oynamaktadır.

Bazı araştırmalar anksiyetenin kalıtımsal olabileceğini öne sürmektedir. Ailede anksiyete bozukluğu olan kişilerin, aile üyelerinde benzer semptomlar gözlenebilir. Bu durum, anksiyete bozukluğunun kalıtsal faktörlerle ilişkili olabileceği yönünde bir kanıt olarak görülebilir.

Anksiyete bozukluğunun oluşumunda çevresel faktörler de büyük rol oynayabilir. Travma, fiziksel veya duygusal istismar, ayrılık veya kayıp gibi yaşam olayları anksiyetenin tetiklenmesine sebep olabilir. Aşırı stres, iş kaybı, finansal zorluklar ve sağlık sorunları da anksiyete bozukluğu riskini artırabilir. Ayrıca bazı ilaçların yan etkileri de anksiyeteye neden olabilmektedir.

Bunların yanı sıra bazı kişilik özellikleri, anksiyete bozukluğuna yatkınlığı artırabilir. Kendine güvensizlik, mükemmeliyetçilik, obsesif-kompulsif bozukluk, düşük benlik saygısı ve sosyal fobi gibi faktörler, anksiyete bozukluğuna yakalanma riskini artırabilir.

Ayrıca hormon dengesizlikleri, metabolik bozukluklar ve fiziksel rahatsızlıklar da anksiyete bozukluğuna neden olabilir. Bu nedenle fiziksel bir neden şüphesi varsa, mutlaka bir doktora başvurmak gerekir.

Genetik Faktörler

Anksiyete, ailede genetik yatkınlığı olan kişilerde daha sık görülmektedir. Yani, genetik faktörler anksiyete oluşmasında rol oynayabilir. Bazı durumlarda, genetik faktörler çevresel faktörlerle birleşerek anksiyete riskini artırabilir. İşte, anksiyeteye yatkın olabilecek genetik faktörler:

• GABA reseptörleriyle ilgili genetik farklılıklar
• Serotonin reseptörleriyle ilgili genetik farklılıklar
• Adrenal korteksle ilgili genetik farklılıklar
• Short serotonin transporter alleles (S-alel)

Yapılan araştırmalar, bu genetik faktörlerin anksiyete oluşumunu etkilediğini göstermektedir. Ancak, anksiyete genetik faktörler nedeniyle oluşuyorsa bile, bu faktörlerin dışındaki diğer çevresel faktörler de anksiyete riskini artırabilir. Bu nedenle, genetik faktörlere sahip olmanız anksiyeteye yakalanacağınız anlamına gelmez. Çevresel faktörler ile birleştiğinde, anksiyete oluşumunu tetiklese bile, anksiyeteye karşı korunmak mümkündür. Anksiyete ile başa çıkmanın yolları arasında, kendine özen göstermek, stresten uzak durmak ve düzenli bir egzersiz yapmak yer almaktadır.

Çevresel Faktörler

Anksiyete hastalığı, genellikle çevresel faktörler, yaşam olayları ve stres sebebiyle ortaya çıkar. Çevresel faktörlerin anksiyete üzerindeki etkisi, kişinin çevresindeki insanlarla olan etkileşimi ve yaşadığı olaylar ile yakından ilgilidir.

Özellikle çocukluk döneminde yaşanan travmatik olaylar, ileri yaşlarda anksiyete hastalığına neden olabilir. Ayrıca yetişkinlik döneminde yaş yaşanan ciddi hastalıklar, iş kaybı veya finansal sıkıntılar gibi yaşam olayları da anksiyetenin ortaya çıkmasına sebep olabilir.

Bunların yanı sıra, günlük hayatın getirdiği stres faktörleri de anksiyetenin oluşmasına katkıda bulunabilir. Yoğun iş temposu, trafik problemleri, ailevi sorunlar ve ilişki sorunları gibi durumlar, kişilerde endişe ve korku gibi duyguların artmasına sebep olabilir.

Anksiyete hastalığına sahip olan bireyler, çevrelerindeki stres faktörlerini azaltarak, yaşam kalitelerini artırabilir ve hastalıklarının etkisini azaltabilirler. Bu sebeple, stresi azaltmaya yönelik egzersizler yapmak, sağlıklı bir beslenme düzenine sahip olmak, düzenli uyku saatleri takip etmek ve hobiler edinmek gibi alışkanlıklar edinmek, anksiyete hastalığına karşı önleyici bir rol oynayabilir.

Anksiyete İle Başa Çıkma Teknikleri

Anksiyete, hayatımızın herhangi bir noktasında karşımıza çıkabilecek bir durumdur. Anksiyete ile başa çıkma teknikleri, anksiyete belirtilerini azaltmaya yardımcı olabilir ve kişinin günlük yaşam kalitesini artırabilir.

Egzersiz ve Beslenme: Fiziksel aktivite ve sağlıklı beslenme alışkanlıkları, anksiyete ile başa çıkmanın etkili yoludur. Yapılan araştırmalar, düzenli egzersiz yapmanın, anksiyete belirtilerini azaltmaya yardımcı olduğunu ortaya koymuştur. Ayrıca, sağlıklı beslenme alışkanlıklarına sahip olmak, vücudunuzun ihtiyaç duyduğu besinleri almaya ve ruh halinizi negatif etkileyebilecek besinlerden kaçınmaya yardımcı olabilir.

Derin Nefes Teknikleri: Derin nefes, anksiyete belirtilerini azaltmak için etkili bir yöntemdir. Derin şekilde nefes almak, kalp atışınızı yavaşlatır ve kaslarınızı gevşetir. Bunu yapmak için, derin bir nefes alın ve ardından yavaşça sayarak nefesi verin. Bu işlemi birkaç kez tekrarlayın.

Medikasyon ve Terapi: Anksiyete tedavisi, medikasyon ve terapi ile gerçekleştirilebilir. Doktorunuzla konuşarak, anksiyete belirtilerinizin hafifletilmesine yardımcı olabilecek uygun bir tedavi yolunu belirleyebilirsiniz.

Genellikle, medikasyon, belirli türdeki anksiyete bozukluklarının tedavisinde kullanılırken, terapi, kişinin anksiyete ile başa çıkma yöntemlerini öğrenmesine yardımcı olabilir.

Profesyonel Yardım: Anksiyeteden kurtulmak kolay bir süreç olmayabilir. Profesyonel yardım almak, anksiyete ile başa çıkmak için etkili bir yoldur. Psikologlar, psikiyatristler, hipnoterapistler ve NLP uzmanları gibi alanlarında uzman kişiler, anksiyete belirtilerinizin hafifletilmesine yardımcı olacak yöntemleri önerebilirler.

Anksiyeteyi Önleme Yöntemleri: Anksiyetenin önlenmesi, belirtilerinin kontrol edilmesinden daha önemlidir. Anksiyeteyi önlemek için yapabileceğiniz birkaç şey şunlardır:

• Kendine iyi bakım
• Stres yönetimi
• Hobiler edinme
• Destekleyici insanlarla zaman geçirme

Anksiyete ile başa çıkmanın yolları, kişiden kişiye değişebilir. Hangi yöntemlerin sizin için en iyi olduğunu bulmak için, farklı yöntemleri deneyebilir ve yapabileceğiniz değişiklikler konusunda doktorunuzla konuşabilirsiniz.

Egzersiz ve Beslenme

Anksiyete ile başa çıkmak için birçok farklı yöntem mevcuttur ve bunlardan biri de egzersiz ve beslenmedir. Düzenli egzersiz yapmak, endorfin hormonlarının salgılanmasına yardımcı olur ve ruh halini iyileştirir. Bu sayede, anksiyete semptomları azaltılabilir. Aerobik egzersizler, yürüyüş, koşu, bisiklet sürme gibi aktiviteler, anksiyete tedavisi için önerilen egzersizler arasındadır.

Bunun yanı sıra, sağlıklı beslenme de anksiyete tedavisinde önemli bir rol oynar. Kahve, asitli içecekler, şekerli ve tuzlu gıdalar gibi uyarıcı içerikli yiyeceklerin tüketiminden kaçınılmalıdır. Bunun yerine, omega-3 yağ asitleri açısından zengin somon, ton balığı, ceviz gibi gıdaların tüketimi önerilir. Ayrıca, günlük olarak taze meyve ve sebzeler de tüketilmelidir.

Bunların yanı sıra, antioksidanlar, polifenoller ve vitamin B kompleksleri gibi faydalı bileşenler içeren besin takviyeleri de anksiyete semptomlarını hafifletmeye yardımcı olabilir. Ancak, herhangi bir takviye kullanmadan önce, doktorunuza danışmanız önemlidir.

Unutulmaması gereken nokta, egzersiz ve beslenmenin tek başına anksiyete tedavisinde yeterli olmayabileceğidir. Bu nedenle, profesyonel yardım almak için doktorunuza danışmanız önemlidir.

Derin Nefes Teknikleri

Anksiyete ile baş etmenin yollarından biri de derin nefes teknikleri uygulamaktır. Derin nefes almak vücudun sakinleşmesine yardımcı olur ve stres hormonu olan kortizol seviyesini düşürür. Ayrıca, oksijen alımını arttırır ve sinirlilik hissini azaltır.

Derin nefes teknikleri, günlük yaşantımızda da uygulanabilecek basit tekniklerdir. Yapılması gereken en önemli şey, sadece kendimize ayrılan kısa bir süreyi derin nefes alma pratiği için ayırmaktır. İşte derin nefes tekniği uygularken dikkate alınması gerekenler:

• Doğru Pozisyon: Derin nefes alırken dik oturmak veya yatarak rahat bir pozisyonda olmak önemlidir.
• Derin Nefesler: Burun yoluyla derin nefes alın ve tamamen doldurun. Daha sonra, yavaşça nefesi ağız yoluyla boşaltın.
• Odaklanma: Derin nefes alırken dikkatinizi nefese odaklamaya çalışın ve zihninizin başka düşüncelere gitmesine izin vermeyin.
• Periyodik Uygulama: Derin nefes tekniklerinin etkisi, düzenli ve periyodik uygulama ile artar. Günde birkaç kez bu teknikleri uygulayarak anksiyetenin etkilerinin azaltabilirsiniz.

Derin nefes teknikleri uygulamanın diğer bir yolu da meditasyondur. Meditasyon, zihninizi sakinleştirerek endişe ve stresi azaltmaya yardımcı olur. Yapılan araştırmalar, düzenli meditasyonun anksiyetenin yanı sıra depresyon ve uyku problemleri gibi sorunları da azaltabileceğini göstermektedir. Derin nefes tekniklerini ve meditasyonu birleştirerek stresle daha iyi baş edebileceğinizi unutmayın.

Medikasyon ve Terapi

Anksiyete tedavisinde medikasyon ve terapi iki önemli tedavi yöntemidir. Medikasyonlar, anksiyete semptomlarını hafifletmek için kullanılırken, terapiler, anksiyeteye neden olan düşünce ve davranış örüntülerini değiştirmek için kullanılır.

Antidepresanlar, anksiyete tedavisinde sıklıkla kullanılan medikal tedavi seçenekleridir. Anksiyete belirtilerini hafifletmek için serotonin ve norepinefrin dengesini düzenleyen selektif serotonin geri alım inhibitörü (SSRI) ve serotonin-norepinefrin geri alım inhibitörü (SNRI) gibi medikasyonlar kullanılabilir. Bununla birlikte, antidepresanlar, etki göstermeleri için birkaç hafta sürebilir ve yan etkileri olabilir. Bu nedenle, medikal tedavi seçenekleri doktor tarafından önerilmelidir ve doğru şekilde kullanılmalıdır.

Terapi, anksiyetenin tedavisinde çok etkili bir yöntemdir. Bilişsel davranışçı terapi (BDT), anksiyeteye neden olan düşünce ve davranış örüntülerini değiştirmek için kullanılan en yaygın terapi türüdür. Terapi, terapistin anksiyete ile başa çıkmak için pratik beceriler öğretmesi, anksiyete ile nasıl başa çıkılacağına dair stratejiler sunması ve olumlu düşüncelerin güçlendirilmesi gibi farklı teknikler sayesinde anksiyete belirtileri üzerinde olumlu etki yapar.

Bununla birlikte, terapi seçimi kişiye özeldir ve anksiyete tedavisinde farklı terapi yöntemleri kullanılabilir. Örneğin, BT, iyi durumdaki bireylerin anksiyete ile mücadele etmesine ve etkilenebileceği durumları işlemesine yardımcı olurken, göz hareketleri ile duyarsızlaştırma ve yeniden işleme terapisi (EMDR), travma sonrası stres bozukluğu olan kişiler için daha etkili bir seçenektir.

Medikasyon ve terapi birlikte kullanılabilir. Bazı anksiyete rahatsızlıkları, belirtilerin hafifletilmesi için hem medikal tedavi hem de terapi gerektirebilir. Bu nedenle, doğru tedavi seçeneğini belirlemek için doktor ve/veya uzmanlık alanında uzmanlaşmış bir terapistle görüşmek önemlidir.

Anksiyete Tedavisinde Profesyonel Yardım

Anksiyete, ciddi bir sağlık sorunu olarak kabul edilmekte ve profesyonel yardım alınmazsa hayatı önemli ölçüde etkileyebilir. Bu nedenle, anksiyete ile mücadele başarılı bir şekilde yönetilirse, profesyonel yardım almak kaçınılmazdır. Profesyonel yardım almanın hem tıbbi hem de psikolojik yolları bulunmaktadır.

Ek olarak, anksiyete tedavisinde profesyonel yardım almak, hastanın yaşam kalitesini artırabilir ve anksiyete semptomlarını azaltabilir. Böylece, birey yaşıyor gibi görünen rahatsızlık hissi nedeniyle hayattan geri kalmaz.

Anksiyete tedavisi için en uygun profesyonel yardım türü, semptomlar ve kişisel tercihlere bağlıdır. Bu nedenle hastalar, doktorlarıyla konuşarak en iyi tedavi planını belirleyebilirler.

Psiykatristler ve Psikologlar

Psikiyatristler ve psikologlar, anksiyete hastalarının tedavisinde önemli bir rol oynarlar. Anksiyete bozukluğu olan hastalar, psikiyatrist ya da psikologlarla görüşerek tedavi almaya başlayabilirler.

Psikiyatristler, anksiyete hastalarını değerlendirmek için psikolojik testler yapabilirler. Bu testler sayesinde hastanın anksiyete nedenleri tespit edilir ve tedavi planı oluşturulur. Psikiyatristler, tedavi planında ilaç kullanımını da önerirler. Ancak her zaman ilaç kullanımı gerekli değildir.

Psikologlar ise anksiyete hastalarını psikoterapi yoluyla tedavi etmek için çalışırlar. Psikoterapi, bilişsel-davranışçı tedavi, psikodinamik terapi, aile terapisi ve diğerleri gibi farklı teknikler içerebilir. Bu terapiler sayesinde hastalar, anksiyeteleriyle başa çıkmanın yollarını öğrenirler.

Psikiyatristler ve psikologlarla yapılan görüşmeler, anksiyete hastalarının sağlıklı bir zihinsel duruma kavuşması için oldukça önemlidir. Ancak, her tedavi planı kişisel olarak belirlenir ve her hastanın psikiyatrist ya da psikologla olan tedavi planı farklıdır.

Hipnoterapi ve NLP

Hipnoterapi ve NLP, anksiyete tedavisi için etkili yöntemler arasındadır. Hipnoterapi, bilinçaltı zihni yeniden programlamak için kullanılan bir tekniktir. Bu teknik, kişinin gevşemesini sağlamak ve kişinin anksiyeteyle başa çıkmasına yardımcı olmak için telkinlerin kullanımını içerir. Kişi, hipnoterapi seansları sırasında zihni ve bedeni rahatlayacak şekilde yönlendirilir ve anksiyeteyle başa çıkabilmesi için kendine güveni artıracak telkinler verilir.

NLP ise, kişinin zihni ve düşünce kalıplarını yeniden yapılandırmak için kullanılan bir tekniktir. Bu teknik, kişinin bilinçaltındaki olumsuz düşünce kalıplarını fark etmesine ve bunları pozitif düşünce kalıplarıyla değiştirmesine yardımcı olur. NLP seansları sırasında kişinin kendine güveni artar, kaygı düzeyi azalır ve anksiyetesiyle başa çıkabilmesi için gerekli olan araçları edinir.

Hipnoterapi ve NLP seansları, genellikle lisanslı bir hipnoterapist veya NLP uygulayıcısı tarafından yönetilir. Seanslar, kişinin ihtiyacına göre ayarlanır ve genellikle birkaç seansın ardından sonuçlar görülmeye başlar. Bu tekniklerin yan etkileri minimaldir ve genellikle kişinin rahatlamasına ve kendine güvenini artırmasına yardımcı olur.

Özellikle psikolojik teknikleri tercih eden kişiler, hipnoterapi ve NLP'yi denemelidir. Bu tekniklerin, anksiyeteyi kontrol altına almalarına yardımcı olduğu görülmüştür. Ancak, anksiyete şiddetliyse veya herhangi bir sağlık sorunu varsa, mutlaka bir sağlık uzmanına başvurulmalıdır.

Anksiyeteyi Önleme Yöntemleri

Anksiyete, yaşam koşulları ve kişilik özellikleri nedeniyle oluşabilen bir sağlık sorunudur. Bu sebeple anksiyetenin önlenmesi de oldukça önemlidir. Anksiyeteyi önlemek için yapabileceğiniz bazı yöntemler şunlardır:

• Kendinize iyi bakın: Kendinize iyi bakmak, hem fiziksel hem de zihinsel sağlığınız için önemlidir. Sağlıklı beslenmek, düzenli olarak uyumak, stresten uzak durmak, egzersiz yapmak, sosyal aktivitelere katılmak gibi aktiviteler anksiyetenin önlenmesinde yardımcı olabilir.
• Stres yönetimi: Stres, anksiyete oluşumunu tetikleyebileceğinden stres yönetimi teknikleri öğrenmek önemlidir. Meditasyon, yoga, tai chi gibi teknikler anksiyete önlemede yardımcı olabilir.
• Olumlu düşünce: Olumsuz düşünceler anksiyete oluşumuna zemin hazırlayabilir. Pozitif ve iyimser düşüncelerle anksiyetenin önlenmesi mümkündür.
• Zaman yönetimi: Zaman yönetimi becerilerinin geliştirilmesi, aşırı stres ve kaygının önlenmesinde yardımcıdır. Planlı ve programlı bir yaşam tarzı, kişinin anksiyeteden uzak kalmayı başarmasına yardımcı olabilir.

Bunlar dışında, terapi ve medikasyonlara da başvurmak anksiyete sorununun önlenmesinde yardımcı olabilir. Ancak, herhangi bir tedavi yöntemi öncesinde mutlaka bir uzmandan yardım almak gerekmektedir.

Kendine İyi Bakım

Anksiyeteden kurtulmanın en iyi yollarından biri kendine iyi bakmaktır. Bu, stresi azaltmanın ve bedeninizi ve zihninizin iyi hissetmesini sağlamanın bir yoludur. İyi beslenme, yeterli uyku ve egzersiz, stressiz bir yaşam ve kendinize zaman ayırmak anksiyeteyi önlemede önemli bir rol oynar. Kendinize iyi bakmanın birkaç yolu şunlardır:

• Düzenli Egzersiz: Düzenli egzersiz hem fiziksel hem de zihinsel olarak sağlıklı kalmanızı sağlar. Egzersiz endorfinleri arttırır ve stresi azaltır.
• Yeterli Uyku: Vücudunuzu ve zihninizi yenilemek için yeterli uyku almanız önemlidir. Gece yedi ila dokuz saat arasında uyumak önerilir.
• Sağlıklı Beslenme: Sağlıklı bir diyet koruyucu ve onarıcı özelliklere sahiptir. Kendinizi sağlıklı yiyeceklerle besleyerek fiziksel ve zihinsel sağlığınızı destekleyebilirsiniz.
• Kendinize Zaman Ayırmak: Kendinize zaman ayırmak, dinlenmek, kendinize şımartmak, niyet etmek, meditasyon yapmak, hobi edinmek gibi aktiviteler stresi azaltmaya yardımcı olur.
• Sosyal Destek: Aileniz ve arkadaşlarınızla bağlantı kurmak sizi rahatlatır. Samimi ve destekleyici bir ortamda olmak stresi azaltabilir.

Kendinize iyi bakım, anksiyete ve stresi azaltmanın yollarından biridir. Kendinizi fiziksel ve zihinsel olarak sağlıklı tutarak, kendinizi daha güçlü ve mutlu hissedebilirsiniz.

Stres Yönetimi

Stres yönetimi, anksiyete ile baş etmenin önemli bir parçasıdır. Vücudumuz stresli durumlara maruz kaldığında, kortizol hormone'nin seviyesi yükselir ve bu da anksiyetenin artmasına neden olabilir. Stresin nedeni ne olursa olsun, başa çıkmak için birkaç teknik ve öneri mevcuttur.

• Stresi yönetmek için birincil strateji, stresli durumların etkilerini hafifletmek için kendimizi hazırlamaktır.
• Bu, sağlıklı bir yaşam tarzına bağlı kalınarak, yeterli miktarda uyku alarak, sağlıklı bir diyet uygulayarak ve egzersiz yaparak yapılabilir.
• Bununla birlikte, stresin doğru şekilde yönetilmemesi durumunda, sağlığımızı ve refahımızı etkileyecek ve anksiyete başta olmak üzere birçok hastalık riski taşıyabiliriz.

Stressiz bir yaşam diye bir şey olmadığına göre, stresi yönetmek her zaman mümkün olacaktır. Bununla birlikte, stresi ne zaman yönetmemiz gerektiğini, ne zaman rahat bırakmamız gerektiğini öğrenmek önemlidir. Stres yaşamımızın bir gerçeği olsa da, stres tarafından yönetilmediğimiz zaman stres bizim hayatımızın bir gerçeği haline gelebilir.

Stresle başa çıkmak kolay değildir ancak her şeyden önce stresle başa çıkmak için stratejiler geliştirmek ve doğru yöntemleri kullanmak gerekir. Belki de en önemli şey, stresin kaynaklarını doğru bir şekilde belirlemek ve onları kontrol altına almaktır.

Herkes stresli durumlarla başa çıkmak için farklı tekniklerden yararlanabilir ve belki de birlikte çalışırken, stresi nasıl yöneteceğimizi öğreniriz ve bu yolla anksiyete belirtilerimizi ve genel sağlığımızı iyileştiririz.